Kadın Meclisimiz Digel Tekstil ve Temel Conta direnişçisi kadınları ziyaret etti

Kadın Meclisi Sözcümüz Halide Türkoğlu ile İzmir Milletvekilimiz Burcugül Çubuk, kadın meclisimizle birlikte Digel Tekstil ve Temel Conta’da sendikalaşan; düşük ücretlere, mobbinge, tacize ve erkek egemen baskılara karşı direnişlerini sürdüren kadınları 25 Kasım kapsamında ziyaret etti.

İlk  ziyaret Digel Tekstil direnişçilerinin çadırına yapıldı.   Alana “Digel işçileri yalnız değildir, dayanışmamız sizinle” yazılı pankartı taşınarak “Digel işçisi yalnız değildir” “Yaşasın kadın dayanışması” sloganları ile alana yüründü. Burada söz alan Kadın Meclisi Sözcümüz Halide Türkoğlu tekstil sendikalarının kadın emeği sömürüsünün en çok yaşandığı işyerlerinden biri olduğunu belirterek hakkını savunan işçilerin hem iktidarı hem de işverenleri korkuttuğunu ifade etti. İktidarın emekçi üzerinden aslında itaatkar yurttaş istediğini, dile getiren Halide Türkoğlu “Hiçbir sermayedar, hiçbir iktidar bu hakkın gaspına yönelemez. Bu hakkı işlevsiz hale getiremez. Hiç kimse sizin makul işçiniz de olamaz. Hiç kimse sizin makul sendikalarınıza da gitmek zorunda değildir. Bugün sendikalaşma dediğimizde emeğin, ekmeğin hakkını savunmaktır. Bu mücadele sadece buradaki arkadaşlarımızın mücadelesi değildir. Aynı zamanda hem ekonomide hem siyasette demokratikleşmenin adımlarıdır” dedi.

Sendikal haklardan vazgeçmeyeceğiz 

Ardından söz alan kadın direnişçiler, direnişlerinin tekstil fabrikalarında mücadele eden tüm kadınların mücadelesi olduğunu ve bu kararlı, onurlu direnişi sonuna kadar sürdüreceklerini belirtti. Havanın en soğuk olduğu dönemde işten çıkarıldıklarını, direnişin 302. gününde olduklarını ifade eden kadınlar, yalnızca patrona ve sermayedara karşı değil, ağır hava koşullarına karşı da çetin bir mücadele yürüttüklerini vurguladı. Fabrikadaki işçilerin yüzde 85’ini oluşturan kadınların tacize uğradığını; tacizi yapan erkeğin gönderilmesine rağmen yerine gelen kişilerin aynı tacizleri sürdürdüğünü aktardılar. Bu tacizlerin tüm fabrikalarda yaşandığını söyleyen kadın işçiler, çalışma esnasında tuvalet hakkının ve su içme hakkının dahi kısıtlandığını belirterek maruz kaldıkları mobbingi anlattı. Farklı işlerde çalışmalarını zorlaştıracak kodlarla işten çıkarılan kadınlar, DEM Parti Kadın Meclisinin ziyaretinden büyük memnuniyet duyduklarını ifade etti. İşten çıkarıldıkları fabrikada yaşanan şiddet, taciz ve mobbingi raporlaştıran kadınlar, bu raporun ardından farklı yerlerdeki kadın işçilerden de bu şiddete karşı ses yükseldiğini belirtti. Direniş çadırından “Direndik, bitti” diyerek değil; bir kazanımla çıkmak istediklerini vurgulayan kadın işçiler, sendikal haklarından ve emeklerinden vazgeçmeyeceklerini söyledi.

Kazanırsak hep birlikte kazanacağız

Ardından Temel Conta direnişçi kadınlar ziyaret edildi. Burada konuşan direnişçi kadınlar, Temel Conta işçilerinin 340. gündeki direnişlerinde, sendikal hakları için kurdukları grev çadırına sahip çıkmaktan vazgeçmeyeceklerini belirterek, insan onuruna yaraşır çalışma koşullarında ısrar edeceklerini ifade ettiler. Fabrika yönetiminin kadın emeğini “ucuz emek” olarak gördüğünü, kadın işçi alımını artırırken erkek işçilere maaş zammı yapamayacağını söyleyerek kadın ve erkek işçileri karşı karşıya getiren politikalar uyguladığını vurguladılar. Ancak kadın işçilerin yürüttüğü sıkı örgütlenme çalışmasının bu politikaları boşa düşürdüğünü, grev kırıcı girişimlere karşı da büyük bir mücadele verdiklerini belirttiler. Fabrikada havalandırmanın olmaması, yurt dışında kullanımı yasaklanan kimyasal maddelerin bu fabrikada kullanılması, kadın işçilerin mobbinge maruz kalması ve her türlü emek sömürüsüyle karşı karşıya kalındığını dile getiren direnişçi kadınlar, bu grevle kadın emeğinin ucuz olmadığını herkese gösterdiklerini ifade ettiler. Kadın direnişçilerin yönetime açtığı davanın duruşmasında tanıklık yapan bir kadın işçinin işten çıkarıldığını da belirterek, “Kazanırsak hep birlikte kazanacağız” dediler. Pes etmeden, susmadan, halaylarla haklarını alarak fabrikaya geri döneceklerini vurguladılar.

14 Kasım 2025