Eş Genel Başkanlarımız Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan ile STK ve Siyasi Partilerle İlişkiler Komisyonundan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcımız Özlem Gündüz’den oluşan heyetimiz, Saadet Partisi'ni ziyaret ederek Genel Başkan Temel Karamollaoğlu ile görüştü. Heyetimiz, Saadet Partisi Genel Başkanvekili Sabri Tekir ve Grup Başkanvekili Bülent Kaya tarafından karşılandı. Yaklaşık bir saat süren görüşme sonrası Karamollaoğlu, Bakırhan ve Hatimoğulları kısa birer açıklama yaptı.
Karamollaoğlu: Bu münasebetlerimizin bundan sonra da devam etmesine ihtiyaç var
Türkiye genel seçimler, arkasından da mahalli seçimlerle yeni bir döneme girdi. Normal şartlarda dört yıldan fazla bir süre seçim yok gibi gözüküyor. Parlamento çalışıyor. Kanunlarda, Anayasa’da birtakım değişikliklerin yapılması gündemde. İktidar da bu konuda birtakım adımlar atma peşinde gördüğümüz kadarıyla. Tabii bizim bu münasebetlerimizin bundan sonra da devam etmesine ihtiyaç var. Arkadaşlarımız da bunu arzu ediyorlar. Meclis’te gruplar arasında bu ve benzer konuların ele alınabilmesi için bir dirsek temasına, belki bir komisyon kurulmasına da ihtiyaç duyulabilir. Bu konularla ilgili bir görüş alışverişinde bulunduk. Ben tekrar bu ziyaretten dolayı kendilerine teşekkür ediyor, çalışmalarında da çalışmalarımızda da başarılar diliyorum.
Bakırhan: Türkiye’deki meseleler diyalog ve müzakere ile çözülmelidir
Çok dostane bir ortamda sıcak bir sohbet ettik. Ev sahipliğinden dolayı Temel Başkan şahsında Saadet Partisi ailesine teşekkür ediyorum. Türkiye’nin gündemlerini konuştuk. Biraz seçim sonuçları üzerinde bir değerlendirme yaptık biraz da bölge, Ortadoğu, İsrail-Filistin çatışmaları üzerine konuştuk. Gündemde olduğu için yeni anayasa meselesine ilişkin görüş alışverişinde bulunduk. Rahmetli Erbakan Hocanın Türkiye’deki meselelere yaklaşımı üzerinde de biraz durduk. Biz de bir dönem siyaset yaptık aynı dönemlerde. Rahmetli Erbakan başta Kürt meselesi olmak üzere, Türkiye’deki meselelerin diyalog ve müzakereyle Türkiye içerisinde çözümünden yana olduğunu her dönem dile getirmişti. Bizler de geldiğimiz noktada, özellikle de 31 Mart’ta ortaya çıkan sonuçlardan sonra Türkiye’nin aslında müzakere ve diyalogla çözemeyeceği bir sorununun olmadığına inanıyoruz. Bu konudaki düşüncelerimizi aktardık.
Görüşme ve buluşmalarımız devam edecek
Türkiye ve bölgedeki sorunların diyalog ve müzakere zemininde çözülmesi için, önümüzdeki günlerde muhalefetin daha fazla bir araya gelmesi ve bu konuları istişare etmesi konusundaki düşüncelerimizi de aktardık. Yine önemli bir gündem vardı. Bu konuda yine huzurlarınızda Temel Başkana teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Van’daki irade gaspı karşısında, başta Saadet Partisi olmak üzere Türkiye’deki siyasi partilerin ve sivil toplum örgütlerinin dayanışması çok değerliydi, çok kıymetliydi. Bundan sonra da bu ve benzeri durumların yaşanmaması için bir konuşmada bulunduk. Aslında seçim sonuçları çok değerli bir irade ortaya koydu. Buna saygılı olmak gerekiyor. Bu iradenin çalışmasını sağlayacak ortamı yaratmak gerekiyor. Diğer türlüsü gerçekten Türkiye’de demokratikleşmenin önünde büyük bir engel olur. Çok uzatmadan ben de tekrar teşekkür ediyorum. Bu görüşmeler ve buluşmaların zaten devam edeceğini Temel Bey belirtti. Bizim de böyle düşündüğümüzü ifade ediyorum.
Hatimoğulları: Ekonomik kriz ve yoksulluk konusunda siyasete büyük görevler düşüyor
Ben de ev sahipliği ve bu sıcak sohbetinden dolayı Sayın Karamollaoğlu ve heyetine çok teşekkür ediyorum. Başkanlarımız da ifade etti. 31 Mart seçimlerinden sonra hem oluşan yeni iklimi birlikte değerlendirmek hem önümüzdeki süreçte muhalefet olarak daha güçlü bir birliktelikle neler yapılabileceğini konuşmak hem de Türkiye’nin sorunlarını tek tek konuşmak üzere ziyaretlerde bulunmaya devam ediyoruz. Bugün de buradayız. Türkiye’nin en temel sorunlarından biri olan ekonomik krizi, açlık ve yoksulluğu konuştuk. Türkiye’de 50 milyon insanın açlık ve yoksulluk sınırında yaşadığı bir dönemde, artık bu sürecin alarm verdiğini ve bu konuda siyasete düşen çok büyük görevler olduğunu, bu görevlerin nasıl yerine getirilebileceğini konuştuk. Bütün siyasi partilerle olduğu gibi bugün de Saadet Partisi heyetiyle bunları değerlendirdik.
Anayasa yapım sürecine girilecekse bir yol temizliği olmalı
Anayasa Türkiye’nin temel gündemlerinden biri. Anayasa yapım sürecine girilecekse ve bir demokratik anayasa yapım sürecinden bahsedilecekse, Türkiye’nin içinde bulunduğu koşullar çerçevesinde bir yol temizliği olması konusunda fikir teatisinde bulunduk. Bizler açısından çok önemli olan konuları konuştuk. Ekonomik kriz, düşünce ve ifade özgürlüğü, özgürlükler, farklı halklardan ve inançlardan insanların eşit yurttaşlık hakkı temelinde bu ülkede kendi kimlikleriyle ve inançlarıyla özgürce var olabilmeleri başta olmak üzere bu konuların hepsini değerlendirdik. Yine 31 Mart seçimlerindeki halk iradesinin bundan sonraki süreçte de tanınması, geçmiş dönemdeki uygulamaların, kayyımcı rejimin bir daha gelmemesi için neler yapılabileceğini hep birlikte müzakere ettik.
İsrail, Filistin işgalinden vazgeçmelidir
Yine önemli gündemlerimizden biri de mazlum Filistin halkının şu an yaşadıkları. Hocamızın çok önemli değerlendirmeleri oldu bu konuda, çok ufuk açıcı değerlendirmeleri oldu. Gazze’ye yapılan operasyon ve şimdi Refah Sınır Kapısında gerçekleşen operasyon… Bütün bunları değerlendirdik. Buradan bir kez daha mesajımızı bütün Türkiye, Ortadoğu ve dünya halklarına veriyoruz. İsrail, Filistin işgalinden vazgeçmelidir. Ülkelerin, Mısır’ın, Katar’ın aracılık yaptığı ateşkesle ilgili Hamas’ın yaptığı değerlendirme ve açıklama dikkate alınmalıdır. Tam bu açıklamanın yapıldığı gün Refah Sınır Kapısına bir saldırının yapılması kabul edilemez. Derhal ateşkes ilan edilmelidir. Mazlum Filistin halkı, Kürt halkı bölgenin en kadim halklarıdır. Bu bölgede iki kadim sorun olarak tanımlıyoruz. Her iki sorunun halkların kendi iradesiyle demokratik bir biçimde çözüme kavuşması için bizler çabalarımızı sürdüreceğiz. Ateşkes talebine kulak verilmelidir. Halkların bu konuda ne söylediği dikkate alınmalıdır. Derhal ateşkes olmalıdır. Ben bir kez daha Sayın Başkana ve heyetine bu güzel kabulleri için sizlerin huzurunda teşekkür ediyorum.
8 Mayıs 2024